Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Yunanistan şikayetini işleme koydu.
Dava başvurusunun odağında Öcalan’ın 1998 yılında Yunanistan’a gelişi, bu ülkeye iltica başvurusu ve Şubat 1999’da Kenya’da Türk makamlarına teslim edilişi yer alıyor.
DW Türkçe’den Kayhan Karaca’nın haberine göre, Öcalan, avukatları aracılığıyla AİHM’ye yaptığı başvuruda, Yunanistan’da bulunduğu dönemde kendisine yönelik uygulamaların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) aykırı olduğunu savundu.
Öcalan, başvurusunda, Kenya’da Yunan makamlarının elindeyken Türk makamlarına teslim edilmesinin, Yunanistan’a iltica başvurusunun incelenmemiş olmasının, Yunanistan’da kaldığı süre boyunca hukuksal dayanaksız tutulmasının ve Yunan mahkemeleri önünde hak aramasına fırsat verilmemesinin AİHS’nin birçok maddesine aykırı olduğunu öne sürdü.
YUNANİSTAN’DAKİ SÜREÇ
Öcalan AİHM önündeki süreç öncesinde 4 Aralık 2008 tarihinde Atina İdari Mahkemesi’ne başvurmuş ve hakkında Yunan makamları tarafından 1999 yılında alınan kararların, iki kez iltica başvurusunda bulunan bir kişinin geri gönderilemeyeceği ilkesine aykırı olduğu tezini savunmuştu. Bu kapsamda 20 bin 100 Euro manevi tazminat talep eden Öcalan’ın bu başvurusu 30 Ocak 2017 tarihinde Atina İdari Mahkemesi tarafından reddedilmişti.
İdari Mahkemenin gerekçeli kararında; “Yunan hükümetinin izlediği politikanın idari yargı kontrolü dışında kaldığı”, “29 Ocak-15 Şubat arasındaki dönemin Öcalan’ın iltica başvurusunu incelemek için yeterli bir süre olmadığı” ve “istihbarat elemanlarının hatasından kaynaklanan zarardan devletin sorumlu tutulamayacağı” not edilmişti.
“ÖCALAN YUNAN AJANLAR TARAFINDAN MI TESLİM EDİLDİ?”
AİHM, Öcalan’ın başvurusu işleme koyarken Yunan hükümeti ve Öcalan’ın avukatlarından görüş talebinde bulundu. Mahkeme, Yunan hükümetine “Öcalan Türk devletine Yunan ajanlar tarafından mı teslim edildi?” sorusunu yöneltti.
Tarafların Mahkemeye görüş iletmek için 12 hafta süreleri bulunuyor. AİHM’nin bu görüşler temelinde Yunanistan’a karşı Öcalan davasında gelecek yıl içinde karar açıklaması bekleniyor. Mahkeme bu süreçte duruşma da düzenleyebilir.
TÜRKİYE’DEN DE DAVACI OLMUŞTU
Öcalan AİHM önünde Yunanistan’dan önce Türkiye’den de davacı olmuştu. Öcalan’ın AİHM’deki dava süreci, Kenya’dan Türkiye’ye getirildiği 16 Şubat 1999 tarihinde başlamış, avukatları, “yaşamının tehlikede olduğu, kötü muamele gördüğü ve adil yargılanmayacağı” tezleriyle Strasbourg yargısına başvurmuştu.
Öcalan’ın başvurusunu Strasbourg’da 21 Kasım 2000 tarihinde düzenlenen duruşma sonrasında kabul edilebilir ilan eden AİHM, 12 Mart 2003 tarihinde açıkladığı ilk kararında, Öcalan’ın Türkiye’deki yargı süreci sırasında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) adil yargılanmayla ilgili 6’ncı, özgürlük ve güvenlik hakkıyla ilgili 5’inci ve kötü muameleyle ilgili 3’üncü maddelerinin ihlal edildiğine hükmetmişti.
AİHM’de Ankara’ya karşı ikinci Öcalan davası (Öcalan-2) ise 2014 yılında sonuçlanmış, AİHS’nin 3’üncü maddesi temelinde yapılan şikayeti inceleyen Strasbourg Mahkemesi, Öcalan’ın 17 Kasım 2009 yılına kadar olan tutukluluk koşullarında hak ihlali olduğuna hükmetmişti. Mahkeme buna karşılık, bu tarihten sonraki tutukluluk koşullarında ihlal olmadığını belirtmiş, cezaevi ziyaretleriyle ilgili başvuru için “ihlal yok” kararı vermişti. Yine AİHS’nin 3’üncü maddesine dayanılarak, “şartlı tahliye olasılığı olmaksızın ömür boyu hapis cezası” temelinde yapılan başvuruda da ihlal kararına hükmeden AİHM, Öcalan’ın “zehirlenme girişimi” iddialarını ise kabul edilemez bulmuştu.
Kaynak: Bir Gun